S.13

Işbara Alp, Şad’dan ayrılınca alış veriş evine uğradı. Bugün burası çok kalabalıktı. Fakat bu kalabalık alış veriş yapmıyor, Çuçu’nun kopuzunu dinliyordu. Çuçu hem çalıyor, hem okuyordu:

Çok kötü zaman oldu,
Acun ne yaman oldu.
İş başarmak dilerken
İşimiz duman oldu.



Yirmi değilken yaşı,
Işbara Alp yoldaşı,
Çinli yüzünden gitti
Karabudak onbaşı.



Albızın eli midir?
Beğler hep deli midir?
Burası Ötüken mi
Yoksa Çin Eli midir?



İ-çing katun kardaşı,
Çinli köpekler başı
Kılıcıyla vuruldu
Kahraman Pars Onbaşı



Çinli karın ağrısı
Kişilerin yarısı
Bizden artık ötüyor,
Çinlilerin borusu



Budur gönül yarığı:
Öldürdüler Çalığ’ı
Hepimizi Aldattı
Çinlinin en alığı!

Dinleyiciler coşmuşlardı. Hep birden oynuyorlar, bağırıyorlardı. Oynarken kılıç çekip çarpıştıranlar da vardı. Sıçrayıp çökerek ve hep birden adım atarak coşuyorlar, âdeta kaynıyorlardı. Arada sövüp saymalar da işitiliyordu. Işbara Alp bu oyunu biraz seyrettikten sonra çıktı ve yalnız kalıp düşünmek için ormana doğru at sürdü.